EŞLERE GEÇİCİ TEDBİR NAFAKASI VE YOKSULLUK NAFAKASI
EŞE GEÇİCİ TEDBİR NAFAKASI ve YOKSULLUK NAFAKASI
Türk Medeni Kanunu 169. ve devamı maddeleri uyarınca ‘Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re’sen alır.’
Geçici tedbir nafakası verilebilmesi için; tarafların kusuru dikkate alınamaz, evlilik dışı birliktelik varsa verilemez, kesin hüküm oluşturmaz, dava açılması ile re’sen hak edilir ve tahsili ilamsız icra ile mümkündür.
Tedbir nafakası verilirken davacı eşin isteği aşılamaz, istek olmasa bile hakim re’sen TMK md. 169 uyarınca geçici tedbir nafakası bağlayabilir.
Eş tarafından açıkça tedbir nafakası istenilmediği açıkça belirtilmediği sürece nafakanın bağlanması gerekir.
Eşlerden birinin ölmesi, ölüm karinesi içerisinde kaybolması, gaiplik kararı alınması, boşanma kararının kesinleşmesi, evliliğin iptal kararının kesinleşmesi, başkasıyla fiilen evliymiş gibi düzenli yaşamaya başlanması, boşanma davasından feragat edilmesi, mahkeme tarafından kararın kaldırılması ve ihtiyacın sona ermesi gibi hallerde geçici tedbir kararı sona erer.
Boşanma davasının kesinleşmesiyle birlikte eş yararına hükmedilen geçici tedbir nafakası sona erer ve nafaka talebi ile şartları var ise kesinleşme tarihinden itibaren yoksulluk nafakası bağlanır.
Yoksulluk nafakası boşanma davası ile talep edilebileceği gibi ayrı bir dava ile de talep edilebilir. Bu şekilde bir talep yok ise boşanma kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren en geç 1 yıl içinde ayrı bir dava ile talep edilmelidir.
TMK md. 178 uyarınca ‘Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.’ Bu süre hak düşürücü süredir, mahkeme tarafından re’sen dikkate alınmalıdır.
Dava dilekçesinde veya cevap dilekçesinde açıkça tedbir nafakası ve devamında yoksulluk nafakası istenildiği açıkça belirtilmediği müddetçe geçici tedbir nafakasının kesinleşmeyle birlikte re’sen yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilemez.
Geçici tedbir nafakasından farklı olarak yoksulluk nafakasında, tarafların kusur durumu önem arz eder. Ağır veya tam kusurlu olan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedilemez. Tarafların eşit kusuru halinde nafakaya hükmedilmesine engel bir durum söz konusu değildir, bu durum nafakanın miktarının tayininde önem arz eder.
Eşlerden birinin ölmesi, nafaka alacaklısının evlenmesi, başkasıyla fiilen evliymiş gibi düzenli yaşamaya başlanması, nafaka alacaklısının yoksulluğunun ortadan kalkması, haysiyetsiz hayat sürmesi ve hakkaniyetin gerektirmesi gibi hallerde yoksulluk nafakası sona erer.